Global piyasalarda Ukrayna gerginliği

Global piyasalarda jeopolitik riskler fiyatlamalara hakim olurken, Ukrayna gerginliği kendisini en çok pay senetleri piyasaları ve petrol fiyatlarında gösteriyor.

Sabah saatlerinde Asya Pasifik paylarını takip eden MSCI endeksi yüzde 1’in üzerinde düşüş kaydederken, Japon Nikkei 225 ve Hong Kong Hang Seng düşüşe öncülük etti.

Enflasyon ve sert sıkılaşma beklentileri sonucu cuma gününü yüzde 1,9 üzere sert düşüşle kapatan S&P 500 vadelileri bu sabah yüzde 0,3 yükselerek hafif bir toparlanmaya işaret ediyor.

Ukrayna’da tansiyonun tırmanmasıyla Brent petrolde 100 dolar görüş sathına girdi. Brent nisan kontratı varil fiyatı yüzde 1,1 yükselişle 95,47 dolara yükseldi. Petrol fiyatlarında yükselişin devamı için traderların takip ettiği en kısa vadeli iki Brent kontratı ortasındaki fiyat farkı da bir ay evvelki 71 sentten 1,92 dolara yükseldi.

Goldman Sachs ekonomistleri 11 Şubat tarihli notunda petrol fiyatlarında yükselişin devam edeceğini öngörmüştü. Bloomberg Dolar Endeksi haftaya 1.178 düzeyinden yatay bir başlangıç yapıyor.

Fed ve AMB yetkililerinden güvercin yorumlar

Para piyasalarında daha sıkı para siyasetlerinin fiyatlanması sonrası Fed ve AMB’den birtakım üyeler hafta sonu görece güvercin açıklamalarda bulundu.

San Francisco Fed Lideri Mary Daly pazar günü CBS televizyonuna yaptığı açıklamada sürpriz ve agresif adımların Fed’in başarmak istediği büyüme ve fiyat istikrarı amaçları üzerinde “istikrarı bozucu etki” yaratabileceğini savundu. Daly’ye nazaran faizleri artırmaya hazırlanan Fed gelen datalara bağlı kalmalı. Daly “Mart ayında faiz artışında hareket etmekten yanayım. Fakat sonrasında bizi bekleyenler için çok dikkatli olmalıyız” değerlendirmesini yaptı ve bu yıl için kaç faiz artışı gerekeceğini söylemek için erken olduğunu belirtti.

AMB’den üç üye de haftasonu boyunca lider Christine Lagarde’ın güvercin duruşunu destekleyen açıklamalar yaptı. FT’ye konuşan İrlanda Merkez Bankası Lideri Gabriel Makhlouf haziranda faiz artışı yapmayı düşünmenin gerçekçi olmadığını belirtti. Finlandiya Merkez Bankası Lideri Olli Rehn kısa vadede çok reaksiyon vermenin büyümeyi olumsuz etkileyeceğini belirtirken İtalya Merkez Bankası Lideri Ignazio Visco siyaset normalleşmesinin kademeli olacağını söyledi.